Kamu hukuku, devletin egemenlik hakkından kaynaklanan tek taraflı emir verme, yasak koyma yetkilerinden oluşan zorlayıcılık özelliğine ve kamu menfaatlerini merkezine alan bir yaklaşıma sahiptir. İdare hukuku da kamu hukuku dallarından birini teşkil etmekte olup, idarenin teşkilatına, faaliyetlerine, personeline ve denetimine uygulanan hukuku ifade eder.
İdare hukukunun varlık alanının temelini 'idari faaliyetler' oluşturmaktadır. Bu faaliyetleri yürütmek amacıyla kurulan 'idari teşkilat', idarenin işleyişini, 'idari işlemler' aracılığıyla temin etmektedir. Bu bağlamda idari işlemleri 'bireysel idari işlemler' ve 'idari sözleşmeler' olarak ikili bir ayrıma tabi tutmak mümkündür. Yine idari faaliyetlerin yürütülmesinde 'kamu malları'na gereksinim duyulmakta; bu bağlamda, gerekli olan taşınmazın edinilmesi usulü olan 'kamulaştırma', idari faaliyetleri yerine getiren kişiler olan 'kamu görevlileri' ve idareden kaynaklanan zararların giderilmesini sağlayan 'idarenin sorumluluğu' konuları, idare hukukunun temel konularını oluşturmaktadır.
İdare, milli güvenliğin korunması, kolluk faaliyetleri, kamu hizmeti, özendirme ve destekleme faaliyetleri, iç düzen faaliyetleri ve planlama faaliyetlerini yerine getirmesi amacıyla üstün yetkilerle donatılmıştır. Bu üstün yetkiler kapsamında idare, doğrudan yaptırım uygulama yetkisine de sahiptir. İdarenin doğrudan yaptırım uygulama yetkisi, idari para cezası, disiplin cezası, faaliyetin durdurulması, yıkım kararı, ruhsat veya ehliyetin geri alınması gibi çok çeşitli şekilde ortaya çıkar. İdari yaptırım içeren idari işlemlerin yargısal denetimleri de idari yargı mercileri tarafından yapılmaktadır.
Erikel & Partners Avukatlık Bürosu olarak, idare hukukunun her alanında, müvekkillerimize hukuki katkı sunmaktayız.